Bu liste daha çok rock müzisyenlerini kapsıyor. Diğer tarzlarda durum biraz daha farklı olabilir.
1. Çalıştığı bara çok güvenmek
Adana'da zaten rock müzik yapıp da çalışabileceğiniz bar sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor. Buna rağmen müzisyenler arasında bardan bara bir sirkülasyon mevcut. Müzisyen çalıştığı bara çok güveniyor, az para alıyor, işletmeci "işler düzelene kadar idare edin" diyor, işler hiç düzelmiyor. Daha sonra kendinden daha az para isteyen biri bulununca kendini kapının önünde buluyor. Bunun en büyük nedenlerinden biri "grup" olarak hareket edememek. Davulcu, işletmecinin kafasını bozduysa, zam istediyse, başka davulcu ayarlanıyor. Grup ise çoğunlukla buna ses çıkarmıyor, çıkaramıyor.
İşletmeci için ne müziğin ne de müzisyenin önemli olduğunu kavramak lazım. Onun için önemli olan daha çok kapı girişi, daha çok içki satışı. Müzik bir araç. "Abi yeni bir sihirbaz geldi fena kitlesi var." deseler, barda sihirbaz programa başlar, emin olun.
2. Birşeyleri değiştirebileceğine inanmamak
Müzisyenler birşeyleri değiştirebileceğine inanmadıkça, Adana onları değiştiriyor. İsyan edip çabalamak yerine, kabul edip sindiriyoruz. Birşeyleri değiştirmek için hiç bir çaba sarfetmeden, içinde bulunduğumuz durumdan sıkça şikayet ediyoruz. Adana'ya, uyuşukluğa, tembelliğe teslim oluyoruz.
3. Müzik değil laf yapmak
2. maddeyle bağlantılı olarak, zor olanı değil kolay olanı yapmak insanlara cazip geliyor. Adana'da müzik yapabilmek için yırtınmak gerek. Yırtınmadan, çok çalışmadan, bedel ödemeden müziğinizi icra etmeniz çok zor. Müzisyenler daha çok müzik yapmak, müzikle uğraşmak yerine; daha çok konuşarak, daha çok şikayet ederek, hiç bir şey yapmıyor olmanın dayanılmaz hafifliğine kendini kaptırmış haldeler.
4. Birbirinin arkasından konuşmak
Adana çok küçük. Arkadaşınızla telefonda "kardeş aramızda kalsın ..." şeklinde başlayan cümlenizi, 1 saat sonra billboardlarda, belediye otobüslerinin arkasında, facebook iletilerinde görebilirsiniz. Tabi ki müzik değil laf yapan adam, sonunda dedikodu yapmaya da başlıyor.
5. Kendini güncellememek
Love Song, Köprü Altı, 7 Nation Army, Cambaz, Wicked Game.... vb. Siz olsanız aynı resim sergisine, aynı fotoğraf galerisine, aynı filme 5 defa gider misiniz?
Kendini güncellememe problemi sadece playlist olarak değil, bilinç olarak da mevcut.
Müzik teknolojilerine ilgisiz kalmak, dünyada müzikal olarak neler olup bittiğini takip etmemek, sosyal iletişim sitelerini tam verimle kullanamamak, yükselen müzik akımlarına, tutucu bir tavırla duyarsız kalarak müzik yelpazesini genişletmemek gibi örnekler çoğaltılabilir.
İşte böyle hatalarımız. Sanılmasın ki kendimizi bunların dışında tutuyoruz, ya da doğrudan birilerini kastediyoruz. Özeleştiri bu, hayıflanma, şikayet, laf. :)